Küresel Piyasa Faktörleri Karışık Sinyaller Yaratırken Ham Petrol Fiyatları Yükseliyor

Enerji piyasaları, jeopolitik ve arz tarafı gelişmelerinin karmaşık bir manzarası ortasında, her iki büyük ham petrol göstergesinin de zemin kazanmasıyla Perşembe günü toparlanma belirtileri gösterdi ve bir önceki günün kayıplarının yaklaşık yarısını telafi etti.
Öğle saatlerinde Brent ham petrol vadeli işlemleri 67 sent (%1,01) artarak varil başına 66,79 dolara ulaşırken, ABD Batı Teksas Orta ham petrolü 75 sent (%1,2) artışla 63,02 dolardan işlem gördü. Bu artışlar, Çarşamba günü OPEC+ ittifakının birkaç üyesinin Haziran ayı için üretim artışlarını hızlandırmayı önerdiği haberlerinin ardından yaşanan neredeyse %2’lik düşüşün kısmi bir toparlanmasını temsil ediyor.
OPEC+ Birliği Yeni Zorluklarla Karşı Karşıya
Piyasa gözlemcileri, küresel üretimin yaklaşık %2’sinden sorumlu olan Kazakistan’ın üretim seviyelerini belirlerken ulusal çıkarları OPEC+ anlaşmalarının önüne koyacağını belirterek, petrol üreticisi ittifak içinde artan gerilime dikkat çekti. Bu Orta Asya üreticisi, geçen yıl boyunca kendisine verilen kotayı sürekli olarak aştı.
PVM analisti Tamas Varga, bu gelişmenin önemini vurgulayarak şunları söyledi: “Böyle bir meydan okuma, daha gevşek bir petrol dengesi öngörüyor, ancak daha da önemlisi, Kazakistan’ın fiilen OPEC+ üyesi olarak varlığını sona erdirdiğini ima ediyor, ancak şimdilik ittifakta kalıyor.”
Durum, ittifak içinde üretim kotaları üzerindeki önceki iç anlaşmazlıkları hatırlatıyor ve 2023’te Angola’nın gruptan ayrılmasıyla sonuçlanan önemli bir anlaşmazlığı içeriyor.
ING analistleri, potansiyel sonuçlar hakkında uyarıda bulunarak şunları belirtti: “OPEC+ üyeleri arasındaki daha fazla anlaşmazlık, fiyat savaşına yol açabileceği için açık bir aşağı yönlü risktir.”
ABD-Çin Ticaret İlişkileri Destek Sunuyor
Fiyat desteği, dünyanın en büyük iki ekonomisinin yenilenen ticaret müzakerelerine doğru ilerleyebileceğine dair işaretlerden kısmen geldi. Pekin, Perşembe günü ABD tarifelerinin kaldırılmasını talep etti ve Wall Street Journal raporuna göre Washington, müzakereleri başlatmak için Çin mallarına uygulanan tarifeleri %50’ye kadar düşürmeyi değerlendirecekti.
Bu ticaret gerilimlerinin çözülmesinin önemi, Rystad Energy analistleri tarafından vurgulandı ve ABD ile Çin arasındaki uzun süreli bir ticaret çatışmasının enerji talebini ciddi şekilde etkileyebileceğini hesapladılar. Tahminlerine göre, Çin’in petrol talebi büyümesi bu yıl sadece 90.000 varil/gün olarak, şu anda öngörülen 180.000 varil/gün seviyesinden yarıya indirilebilir.
İran Nükleer Görüşmeleri Belirsizlik Ekliyor
Piyasa katılımcıları, bu hafta sonu için planlanan ABD ve İran arasındaki üçüncü tur görüşmeleri de yakından izliyor. Bu müzakereler, Tahran’ın uranyum zenginleştirme programına yeniden kısıtlamalar getirilmesi üzerine odaklanıyor ve şu anda yaptırımlarla sınırlı olan İran petrol ihracatı için potansiyel etkiler taşıyor.
Ancak, görünümü karmaşıklaştıran bir durum, Washington’un bu hafta başında İran’ın enerji sektörüne yeni yaptırımlar uygulamasıydı. İran dışişleri bakanlığı bu hamleyi eleştirerek, Tahran ile diplomatik angajman konusunda “iyi niyet ve ciddiyet eksikliği” gösterdiğini belirtti.